12 yıllık eğitim hayatınızda oluşturduğunuz bilgi birikimin ölçülmeye çalışılacağı bir sınava girerken heyecanlanmak ve kaygı duymak gayet normal. Önemli olan bu duyguları kontrol altında tutup, başarımız için araç olarak kullanabilmektir. Sınava kadar yapılması gerekenler: her gün düzenli şekilde ders çalışmak, ders çalışırken önce konuyu anlamaya yönelik çalışmalar yapmak, anlayıp anlamadığınızı kontrol etmek ve bu bilgileri uygulamak için bol miktarda soru çözmekti. Bu aşama verimli veya verimsiz şekilde geçildi. Artık sınav geldi. Şimdi ne yapacağız?
Süreli sınavlar bilgi seviyenizin yanında süreyi nasıl kullandığınızı da ölçer. Bu yüzden süre baskısı altında geçen bir sınavda yapılması gereken en önemli şey psikolojinizi diri tutmalısınız. Bunu sağlamak için öncelikle kendinize güvenmeli ve yerinizi iyi bilmelisiniz. Eğer sınava kadar ortalama bir çalışma yaptıysanız sıralamanız ilk üç yüz binlerde olacaktır, eğer ortalamanın üstünde bir çalışma yaptıysanız muhtemelen ilk yüz bine gireceksiniz. Çünkü tembel bir nesil olduğunuz için az çalışma bile yüzbinlerce kişinin önüne geçmenizi sağlar. Televizyon kanallarının çoğaldığı, bilgisayar ve internetin cebe girdiği, herkesin seveceği ve her an oynayabileceği oyunların ulaşılabilirliğinin arttığı bir dönemde ne yazık ki ders çalışmaya sıra gelmiyor.( Bizim zamanımızda televizyonlarda bir iki kanal vardı ve kumanda yoktu, anne babalarımız bizi kumanda olarak kullanıyordu :) ) Sınavın belli puanı yapanların kazanacağı, yapamayanın kaybedeceği bir sınav olmadığı sıralama sınavı olduğu unutulmamalıdır. Bunları göz önünde bulundurarak zor soru veya test ile karşılaştığınızda "ben yapamadıysam rakiplerim hiç yapamamıştır" "ben 10 soruyu boş bırakmışsam rakiplerim on beş soruyu boş bırakmıştır" cümlelerini inanarak aklınızdan geçirmelisiniz. Zor testle karşılaştığınızda üzülmek yerine sevinin. Çünkü rakiplerinizin çoğu orada takılıp kalırken siz yapabildiğiniz soruları yapıp yolunuza devam ediyorsunuz. Onlar "ben kazanamayacağım çok boşum var" diye düşünüp kendi kendini yerken, akılları yapamadığı sorularda olduğu için yeni soruları bir defada anlayamayıp tekrar tekrar okuyup zaman kaybederken siz önünüzdeki sorulara bakın.
Sınavda hiç bir soru ile inatlaşmayın ve her sorunun değerinin 1 dakika olduğunu, hiç bir soruya hak ettiğinden daha fazla değer vermemeniz gerektiğini aklınızdan çıkarmayın. Zor soruyu çözersen standart sapma puanı yüksek olur diye bir inanış var. Evet zor soruların puanı diğerlerine göre daha yüksektir. Ancak bu puan en fazla 1.5 soru değerindedir, hadi 1.9 soru değerinde olsun ama iki soru değerinde olmaz. Bu yüzden bir soruya 1 dakikadan fazla zaman ayırmak yerine başka sorulara bakmak daha mantıklı. hem fazla vakit ayırdığımızda soruyu çözebileceğimizin garantisi de yok! Boş bırakmayı bilmelisiniz. sınavda tarama yöntemini kullanmayı unutmayın. Yani soru hiç bilmediğiniz türden ise birkaç saniye göz atıp üzerine çarpı atın zaman kaybetmeyin, yapabileceğiniz bir soru ancak zaman alacaksa yuvarlak içine alın ve tüm testleri tarayınca geri dönüp çözmek üzere o soruyu da geçin. Böyle yaparak soruları tararsanız artık süreyi yetiştirememe baskısı kalmaz çünkü yapabileceklerinizi yaptınız şimdi ekstar netler için uğraşıyorsunuz. Geri döndüğünüzde size lazım olan puan türünde en çok puan getirecek testten başlayınız.
Eğer buradaki tavsiyelere uyarsanız sizinle aynı seviyede çalışan hatta sizden daha fazla çalışan yüz binlerce kişinin önüne geçebilirsiniz. BAŞARILAR.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder